Josef de Souza, Fenerbahçe'den ayrıldıktan sonra ilk defa Haber Global'e konuştu. Kulüpten ayrılma süreci ile ilgili samimi açıklamalar yapan Brezilyalı futbolcunun sözleri şu şekilde:

- FENERBAHÇE’DEN AYRILMA KARARI SENİN MİYDİ?
"Fenerbahçe'den ayrılma kararı benimdi. Suudi Arabistan takımı Al Ahli'den bir teklif geldi. Ekonomik olarak harika bir sözleşmeydi. Aynı zamanda biraz hayatımda değişim fırsatı olarak da gördüm bu teklifi. Çünkü 3 yıldır Fenerbahçe'deydim ve kupalar kazanma, şampiyon olma hedefime ulaşamamıştım. 2 defa final oynayıp kazanamadım. 2 defa Türkiye Ligi'ni ikinci bitirdim. Bu nedenle bir değişiklik yapmaya karar verdim.

Hem ekonomik olarak hem de yeni bir hedefe, şampiyonluk mücadelesine motive bir şekilde yürüyebilmek için. Fenerbahçe için bu yılın değişimlerden dolayı zor bir yıl olacağından emindim. Tüm değişimler başlangıçta biraz zordur. Yönetim değişikliği, başkan değişikliği gibi nedenlerden zor bir yıl olacaktı. Ama hiçbir şüphem yok, kesinlikle eminim ki Fenerbahçe önümüzdeki yıllarda yine Türkiye'de büyük bir potansiyel olacaktır. Ama biliyordum ki bu ilk yıl çok zor bir yıl olacaktı. Daha önce de söylediğim gibi ekonomik kısmı göz önüne alarak ve yeni hedefler için Suudi Arabistan'a gelme kararı verdim.

- SENDEN SONRA TAKIM TARİHİNİN EN KÖTÜ SERİSİNİ YAKALADI. BUNU NEYE BAĞLIYORSUN?
Bugünlerde Fenerbahçe tarihinin en kötü sezon başlangıcını geçiriyor. Söylediğim gibi biraz zor olacağını biliyordum. Birçok değişim birden yaşandı. Hoca değişti, yönetim değişti, oyuncular değişti. Tüm bunlardan dolayı insanların benimsemesinin biraz zaman alacağını biliyordum. Tabii ki taraftarlar hemen sonuç versin istiyor. Fenerbahçe gibi bir kulüpten bahsediyorsak bu sonucu daha da hızlı istiyorlar. Ama ben biraz zaman gerekeceğini biliyordum.

Tabii bu kadarı zor bir duruma düşmesini de beklemiyordum. Bence hiç kimse, ne başkan, ne teknik direktör bu kadar olacağını düşünmüştür. Dediğim gibi ama biraz zor bir dönem olacağını biliyordum. Bence buna bir çözüm bulmanın ilk adımı niye tüm bunların olduğunu bilmekten geçiyor. Daha önce de söylediğim gibi, değişimin sonuç vermesi biraz zaman alacak. Fenerbahçe'nin bu yeni çalışma tarzına, yeni oyunculara alışması gerekecek. Aynı zamanda Türkiye şu anda ekonomik olarak zor bir dönemden geçiyor. Fenerbahçe bir şekilde Türk kulüplerinin mantalitesini değiştirmeye çalışıyor. Daha genç oyuncular transfer ediyorlar, daha düşük maaşla oyuncular getiriyorlar. Ben bunu doğru buluyorum. Biraz zaman alabilir ama kesinlikle eminim ki çok yakın zamanda Fenerbahçe yine Türkiye'de büyük bir potansiyel haline gelecektir.

- FENERBAHÇE’DE ÇALIŞTIĞIN EN İYİ TEKNİK DİREKTÖR KİMDİ?
Türkiye'de birlikte çalıştığım en iyi hoca Vitor Pereira'ydı. Beni oraya getiren oydu. En başta insanların kafasında kalitemle ilgili soru işaretleri vardı. Benim için ödenen 8,5 milyon euroluk bonservis bedeli konuşuluyordu bu nedenle. Aynı zamanda bu paranın bir defansif orta saha oyuncusuna ödeniyor olması durumu söz konusuydu. Bu durum üzerime çok büyük bir yük bindirdi. İnsanlar bu baskı unsurunu oluşturdu. Ama o bana hep güvendi. Her zaman oynadım. Onun çalıştığı sezon 48 maçta ilk on birde forma giydim. Maalesef şampiyon olamadık ama şüphe duymuyorum bile, kesinlikle ama kesinlikle eğer bir sonraki yıl Fenerbahçe'nin başında devam etseydi şampiyon olmak için büyük bir şansımız olurdu.
O yüzden bence Vitor Pereira'yı göndermek bir hataydı. Bence benim orada çalıştığım en iyi hoca tüm gördüklerimi değerlendirirsem oydu. Cocu'yla kısa bir süre çalıştım. Bence Vitor harika bir hocaydı. Aykut Kocaman'a da bir parantez açmak istiyorum. Beni her zaman destekledi. Benimle her zaman konuştu. Kendisi benim için Türkiye'de tanıdığım bir referans niteliğinde. Çok az farkla şampiyon olamadık. O da çok büyük saygı duyduğum bir insan.

- MEHMET TOPAL’A PARANTEZ AÇMAK İSTER MİSİN?
Mehmet Topal benim çok iyi bir arkadaşım. Aynı zamanda büyük bir futbolcu, büyük bir profesyonel. Türkiye'de 3 yıl onunla çalışma keyfini yaşadım. Ve bu 3 yıl boyunca hemen hemen her zaman birlikte oynadık. O büyük bir insan. İnsan olarak da onu çok seviyorum. Her zaman yeni gelenlerle yardımcı olmaya çalışıyor. Evet özlüyorum onu. Ama sadece onu değil tüm kadroyu özlüyorum. Fenerbahçe'de futbolcular tarafından her zaman çok iyi ağırlandım. Hem onlara hem de beni ağırlayan Türk halkına çok büyük bir sevgim var. Dediğim gibi Topal büyük bir futbolcu. Onun üzerine aşırı gidildiğini düşünüyorum. Fenerbahçe'de şampiyonluk yaşamış bir oyuncu. Maalesef son yıllarda şampiyon olmayı başaramadık. Suç hep bana veya ona yıkıldı.
Birlikte oynayamazlar dendi. Daha önceki röportajlarımda da söylediğim gibi, 5-0 yenerken, 4-0 yenerken, şov yaptığımız maçlar yaşarken birlikte oynamamızda hiçbir sorun yoktu. Ama ne zaman ki berabere kalıyorduk veya maç kaybediyorduk o zaman problem ben ve Topal oluyordu. Şu anda dönüp baktığımızda, orada çalışan tüm teknik direktörler Topal'ı oynatmış. Ben bunun pozitif bir işaret olduğunu düşünüyorum. Çok sayıda taraftardan, sosyal medyada bu duruma karşı çıkanlardan çok daha fazla anlıyorlar futboldan. Tabi taraftar tarafını da anlayabiliyorum. Ama şunu da bilmek lazım, daha iyi bir seçenek yoktu. Daha iyi bir seçenek transfer edilmiş olsaydı onları anlardım. Ancak Fenerbahçe kadrosunda benim ve onun oynamamızdan daha iyi bir seçenek yoktu dediğim gibi. Bu nedenle de bu 3 yıl boyunca biz oynadık. Zaten ben gittikten sonraki durumu görmek de yeterli. Artık birlikte oynamıyoruz, kulüpte neler olduğunu görüyorsunuz.

- TARAFTARA MESAJIN NEDİR?
Fenerbahçe taraftarına mesajım sabırlı olsunlar. Sabırlı olmak zordur. Geçmişte birçok defa şampiyonluklar, mutluluklar, başarılar yaşamış Fenerbahçe gibi bir takımın taraftarıysanız daha da zordur. Bu nedenle sabırlı olmalarını istemek zor. Ama yeni yönetimin muhteşem bir iş çıkaracağına ve Ali Koç'un kulübü istediği noktaya ulaştıracağına eminim. Şu anda yeni bir çalışma tarzı, Fenerbahçe'nin nasıl yönetileceği konusunda yeni bir vizyon söz konusu. Ama dediğim gibi bu yöntemin başarıya ulaşacağına eminim. Ancak bunun gerçekleşmesi için sabra ihtiyaç var. Gerçekten çok sabırlı olmalılar.
Uzakta da olsam bazı maçlarınızı izledim. En iyi şekilde desteğimi vermeye çalışıyorum buradan. Orada hala forma giyen takım arkadaşlarımın bu durumdan çıkabilmemiz için çabaladığını görüyorum. Ama sizin desteğinize devam etmeniz inanılmaz önem taşıyor. Kulübe birçok yeni oyuncu geldi. Genç oyuncular, henüz Fenerbahçe büyüklüğünde takımlarda çok tecrübesi olmayan oyuncular geldi. Onların başarılı olmak için sizin desteğinize ihtiyacı var. Bu nedenle Fenerbahçe ait olduğu, bugüne kadar hiçbir zaman da uzak kalmaması gereken yere, yani Türkiye şampiyonluğuna dönene kadar hiç yorulmadan onları destekleyin. Hepinize çok sevgiler.
Benim desteğim buradan da her zaman bir taraftar olarak devam ediyor. Maçları her zaman takip ediyorum. Sosyal medyadan verdiğiniz destek için de teşekkür ediyorum. Geri dön mesajları alıyorum sizlerden. Bu beni duygulandırıyor. Ben orada kupa kazanamasam da iyi bir iş yaptığımı düşünüyorum. Ama orada geçirdiğim dönemde verdiğim izlenimin her zaman mücadele, kazanma isteği olduğunu düşünüyorum.
Kazanma isteğim birçok maçta en iyi seviyemde oynamayı başaramasam da hiçbir zaman eksik olmadı ve her zaman saha içerisinde elimden gelenin en iyisini verdim. Bence sosyal medyadan aldığım tüm mesajların sebebi bu. Herkese çok sevgiler. Tanrı'ya emanet olun."