- Katılım
- Eki 12, 2016
- Mesajlar
- 9,590
- Bi Yaşı
- 8 Yıl 2 Ay 13 Gün
- Takımın
- besiktas
Fenerbahçe ile deplasmanda 1-1 berabere kalan Atiker Konyaspor’da Teknik Direktör Aykut Kocaman, maçın ardından konuştu.
Mücadeleyi değerlendirerek sözlerine başlayan tecrübeli teknik adam, 1 saate yakın 10 kişi oynadıklarını belirterek “Fenerbahçe gibi iç saha hakimiyeti yüksek bir takım önünde daha fazla topun peşinde koşmak zorundaydık, oyuncular da bunu yaptı. Ofansif girişimlerde de bir şeyler yapmaya çalıştık. 10 kişi kaldıktan sonra öne geçmemiz direnç artırıcı bir durumdu. Kendi sahasında iyi oynayan bir takım önünde daha çok koşu oyununa döndü ikinci yarı. Çok kolay değil böyle takımlar önünde eksik oynamak. Hakem, bize gösterdiği kırmızı kartla etki etti. Yukarıdaki hakemler ne işe yarıyor anlamak mümkün değil. En azından bir çağır, formaliteyi yerine getir. Jahovic ayağını çekmeye çalışıyor, tamam kırmızı kartı verdin ama diğer pozisyonu anlamak mümkün değil. Ofansif olarak artık oyun etkisini yitirmişti bizim açımızdan. 1 saate yakın eksik oynadığımız maçta, hemen hemen Fenerbahçe’yle fiziksel olarak kafa kafaya oynadık” diye konuştu.
“Hakemler artık hangi kararı versem diye düşünüyor”
VAR sistemiyle ilgili olarak düşünceleri sorulan Aykut Kocaman, “Gözlemlerimiz sadece bugünkü maça özgü değil. Genel olarak VAR’ın adalet getirdiğini söylemek mümkün değil. Ülkemiz, insan yapımız, futbol dünyamız gibi dengeleri bir araya getirdiğimiz zaman VAR, 10 pozisyondan 8’ini temizleyecekti. Ancak kalan pozisyonlarda ekrana bakıp, uzun süre seyredip buradan yanlış karar çıkarıldığı anda, durum değişiyor. Önceden hakem görmedi durumu vardı, artık hakem kasıtlı vermedi durumuna geleceğini söylemiştim. İlk zamanlar hakemlerin doğal olarak, kararlarda netlikleri daha fazlaydı. Ama şimdi bakıp bakıp hangi kararı versem diye düşünüyorlar. Bazı durumlar, güçlü takımların avantajın haline dönüşüyor” açıklamasını yaptı.
“Konyaspor’un haklarını savunmak için aynı şeyleri yapacağım”
Aykut Kocaman, MHK’deki görev değişiminin yaşanan problemleri ortadan kaldırıp kaldırmayacağıyla ilgili sorulan soruya, “Hiç kimseyi görmeden yaftalamak doğru değil. Ancak temel sorunlar halledilmeden, güven tesis edilmeden ki Türkiye’de kimse kimseye güvenmiyor, yeni MHK de aynı davranışları sergileyecektir. Bu sadece MHK için değil, antrenörler için de geçerli. Güven duygusu da adaletle olur. Biz polemik ülkesiyiz ve aynı şeyleri yaşayacağız” yanıtı verdi.
Tribünlerde zaman zaman yükselen protesto sesleriyle ilgili olarak da konuşan Kocaman, “Taraftar tepkisinde hiçbir şey yaşamadım. İstanbulspor, Sakaryaspor, Fenerbahçe forması giydiğimde de doğru bildiklerimi yapmaya çalıştım. Antrenörlük yaptığımda da bunu yaptım. Fenerbahçe’nin haklarını savunmak için o zaman ne yaptıysam, bugün de Konyaspor’un haklarını savunmak için aynı şeyleri yapacağım. Bugün Fırat Aydınus’un klasının altında bir maç oldu” ifadelerini kullandı.
“Dert anlatırken başımıza dert alıyoruz”
Milli takımdan teklif alması halinde değerlendirip değerlendirmeyeceğiyle ilgili soru sorulan Aykut Kocaman, “Bir şeyleri anlatmaya çalışırken, insanlar arkasında bir şeyler arıyor ve bu nedenle özenli şekilde konuşmaya çalışıyorum. Dert anlatırken başımıza dert alıyoruz. Ülke futbolu için değerler sistemi kurulmalı ve bunun başında da milli takım teknik direktörü olmalı. Orası temsil yeridir. Milli takımı da parçaladık, Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş olarak. Antrenörlerin Milli takımı reddetme gibi bir hakkı olamaz. Orası görev yeridir. Federasyon kendisine faydalı olacak insanı seçer ve ona görev verir. Bunun dışındaki cümleler biraz fazla olacak” dedi.
“Alex’le düşman değilim”
Maçta zaman zaman yaşanan protestoların tekrar sorulması üzerine konuşan Kocaman, “İnsan şöyle bir hayatına baktığı zaman, bu kadar saçma sapan bir şeyi nasıl düşünür diye bakmak gerekiyor. Aykut Kocaman olarak protesto edilecek ne yapmış olabilirim? Tarihin en sıkıntılı döneminde bayrağı bir şekilde taşımaya çalıştık. Bu mu protesto sebebi. Bunu Fenerbahçelilerle özdeşleştirmek kadar aptalca bir konu olamaz. Fenerbahçe'de bir düşman ortaya çıkarma gibi bir durum söz konusu. Bu durumun faydadan çok zararı var” dedi.
Alex’in maça gelip çok şahane bir karşılaşma seyrettiğini sözlerine ekleyen Kocaman, “Ben Alex’le düşman da değilim, rakip de değilim. Biz çok sıkıntılı dönemde Alex’le kader birliği yaptık. Bizi karşı karşıya getirmekle insanların ne yapmaya çalıştığını anlamış değilim. Fenerbahçeliler de bu tuzağa ısrarla düşüyor. Ben dağıtımcı değil bütünleştirici bir insanımdır. Alex’le birlikte bu bayrağı uzun süre taşımaya çalıştık. Zaman zaman istenmeyen şeyler oldu. Ama şu anda o bambaşka bir hayat yaşıyor, ben bambaşka bir hayat yaşıyorum. Ama şu karşılaştırma durumunu anlamış değilim. Aptalca bir durum. Keşke karşılaşsaydık, sarılırdım ben ona” dedi.
Son olarak maçın ikinci yarısında şartlar nedeniyle kulübeden çıkmadığını ifade eden Kocaman, “10 kişi kalmasaydık değişiklikler daha farklı olabilirdi. Daha çok yıpranan oyuncuları çıkardım. Fofana ve Traore tükenmek üzereydi. Zorunlu değişiklikler oldu. Duruma göre pozisyon almasını bildiler” diyerek sözlerini tamamladı.
Mücadeleyi değerlendirerek sözlerine başlayan tecrübeli teknik adam, 1 saate yakın 10 kişi oynadıklarını belirterek “Fenerbahçe gibi iç saha hakimiyeti yüksek bir takım önünde daha fazla topun peşinde koşmak zorundaydık, oyuncular da bunu yaptı. Ofansif girişimlerde de bir şeyler yapmaya çalıştık. 10 kişi kaldıktan sonra öne geçmemiz direnç artırıcı bir durumdu. Kendi sahasında iyi oynayan bir takım önünde daha çok koşu oyununa döndü ikinci yarı. Çok kolay değil böyle takımlar önünde eksik oynamak. Hakem, bize gösterdiği kırmızı kartla etki etti. Yukarıdaki hakemler ne işe yarıyor anlamak mümkün değil. En azından bir çağır, formaliteyi yerine getir. Jahovic ayağını çekmeye çalışıyor, tamam kırmızı kartı verdin ama diğer pozisyonu anlamak mümkün değil. Ofansif olarak artık oyun etkisini yitirmişti bizim açımızdan. 1 saate yakın eksik oynadığımız maçta, hemen hemen Fenerbahçe’yle fiziksel olarak kafa kafaya oynadık” diye konuştu.
“Hakemler artık hangi kararı versem diye düşünüyor”
VAR sistemiyle ilgili olarak düşünceleri sorulan Aykut Kocaman, “Gözlemlerimiz sadece bugünkü maça özgü değil. Genel olarak VAR’ın adalet getirdiğini söylemek mümkün değil. Ülkemiz, insan yapımız, futbol dünyamız gibi dengeleri bir araya getirdiğimiz zaman VAR, 10 pozisyondan 8’ini temizleyecekti. Ancak kalan pozisyonlarda ekrana bakıp, uzun süre seyredip buradan yanlış karar çıkarıldığı anda, durum değişiyor. Önceden hakem görmedi durumu vardı, artık hakem kasıtlı vermedi durumuna geleceğini söylemiştim. İlk zamanlar hakemlerin doğal olarak, kararlarda netlikleri daha fazlaydı. Ama şimdi bakıp bakıp hangi kararı versem diye düşünüyorlar. Bazı durumlar, güçlü takımların avantajın haline dönüşüyor” açıklamasını yaptı.
“Konyaspor’un haklarını savunmak için aynı şeyleri yapacağım”
Aykut Kocaman, MHK’deki görev değişiminin yaşanan problemleri ortadan kaldırıp kaldırmayacağıyla ilgili sorulan soruya, “Hiç kimseyi görmeden yaftalamak doğru değil. Ancak temel sorunlar halledilmeden, güven tesis edilmeden ki Türkiye’de kimse kimseye güvenmiyor, yeni MHK de aynı davranışları sergileyecektir. Bu sadece MHK için değil, antrenörler için de geçerli. Güven duygusu da adaletle olur. Biz polemik ülkesiyiz ve aynı şeyleri yaşayacağız” yanıtı verdi.
Tribünlerde zaman zaman yükselen protesto sesleriyle ilgili olarak da konuşan Kocaman, “Taraftar tepkisinde hiçbir şey yaşamadım. İstanbulspor, Sakaryaspor, Fenerbahçe forması giydiğimde de doğru bildiklerimi yapmaya çalıştım. Antrenörlük yaptığımda da bunu yaptım. Fenerbahçe’nin haklarını savunmak için o zaman ne yaptıysam, bugün de Konyaspor’un haklarını savunmak için aynı şeyleri yapacağım. Bugün Fırat Aydınus’un klasının altında bir maç oldu” ifadelerini kullandı.
“Dert anlatırken başımıza dert alıyoruz”
Milli takımdan teklif alması halinde değerlendirip değerlendirmeyeceğiyle ilgili soru sorulan Aykut Kocaman, “Bir şeyleri anlatmaya çalışırken, insanlar arkasında bir şeyler arıyor ve bu nedenle özenli şekilde konuşmaya çalışıyorum. Dert anlatırken başımıza dert alıyoruz. Ülke futbolu için değerler sistemi kurulmalı ve bunun başında da milli takım teknik direktörü olmalı. Orası temsil yeridir. Milli takımı da parçaladık, Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş olarak. Antrenörlerin Milli takımı reddetme gibi bir hakkı olamaz. Orası görev yeridir. Federasyon kendisine faydalı olacak insanı seçer ve ona görev verir. Bunun dışındaki cümleler biraz fazla olacak” dedi.
“Alex’le düşman değilim”
Maçta zaman zaman yaşanan protestoların tekrar sorulması üzerine konuşan Kocaman, “İnsan şöyle bir hayatına baktığı zaman, bu kadar saçma sapan bir şeyi nasıl düşünür diye bakmak gerekiyor. Aykut Kocaman olarak protesto edilecek ne yapmış olabilirim? Tarihin en sıkıntılı döneminde bayrağı bir şekilde taşımaya çalıştık. Bu mu protesto sebebi. Bunu Fenerbahçelilerle özdeşleştirmek kadar aptalca bir konu olamaz. Fenerbahçe'de bir düşman ortaya çıkarma gibi bir durum söz konusu. Bu durumun faydadan çok zararı var” dedi.
Alex’in maça gelip çok şahane bir karşılaşma seyrettiğini sözlerine ekleyen Kocaman, “Ben Alex’le düşman da değilim, rakip de değilim. Biz çok sıkıntılı dönemde Alex’le kader birliği yaptık. Bizi karşı karşıya getirmekle insanların ne yapmaya çalıştığını anlamış değilim. Fenerbahçeliler de bu tuzağa ısrarla düşüyor. Ben dağıtımcı değil bütünleştirici bir insanımdır. Alex’le birlikte bu bayrağı uzun süre taşımaya çalıştık. Zaman zaman istenmeyen şeyler oldu. Ama şu anda o bambaşka bir hayat yaşıyor, ben bambaşka bir hayat yaşıyorum. Ama şu karşılaştırma durumunu anlamış değilim. Aptalca bir durum. Keşke karşılaşsaydık, sarılırdım ben ona” dedi.
Son olarak maçın ikinci yarısında şartlar nedeniyle kulübeden çıkmadığını ifade eden Kocaman, “10 kişi kalmasaydık değişiklikler daha farklı olabilirdi. Daha çok yıpranan oyuncuları çıkardım. Fofana ve Traore tükenmek üzereydi. Zorunlu değişiklikler oldu. Duruma göre pozisyon almasını bildiler” diyerek sözlerini tamamladı.